Enformatik Akıllı Ev Robotları (Smart home bot) ile yaşam ve kişisel veri güvenliği

Enformatik Akıllı Ev Robotları (Smart home bot) ile yaşam ve kişisel veri güvenliği

Her şeyin son derece hızlı geliştiği ve dönüştüğü bu dijital çağa ait dönemde, saniyelik zaman dilimi içinde, işin ve operasyonların ve hatta kişisel yaşantının da bu döngüye ayak uydurması ihtiyacı kaçınılmaz hale gelmiştir. İşimizi, operasyonel faaliyetlerimizi, hayatımızı kolaylaştıran, hızlandıran ve hatta yapay zeka ile adımıza karar vererek bize asistanlık yapan teknolojilerin kullanımı kurumlar kadar kişisel ihtiyaçlarımız için de vazgeçilmezdir.

Adımıza en uygun havayolu biletlerini bulabilen, aktarma ve bekleme sürelerini hesaplayabilen, rezervasyonlarımızı yapabilen, banka hesap bakiyelerimizi kontrol ve teyit eden, gideceğimiz lokasyondaki hava durumu konusunda bilgiyi bizlerle paylaşabilen, kullandığımız ilaçların alınması konusunda zaman aralıklarını hatırlatabilen, yapacağımız satın alımlarda bize kredi limitimizin yeterliliği konusunda bilgi veren, sorduğumuz soruları anlık yanıtlayabilen ve hatta bizim adımıza düşünebilen Enformatik akıllı ev robotlarının (smart home bot) kullanımı giderek artmaktadır. Öte yandan gündelik hayat ihtiyaçları düşünülerek bu robotlar üzerinde çalışan yapay zeka uygulamalarına ilave edilen fonksiyonlar artık sınır tanımamaktadır.

Örneğin satın almayı planladığınız bir otomobilin güvenlik testlerinden aldığı puanı, aynı araca sahip dünyadaki tüm kullanıcıların olumlu veya olumsuz görüşlerini, arıza çıkarma oranlarını, yedek parça ve servis ücretlerinin ne kadar efektif olduğunu, önümüzdeki 3 yıllık zaman dilimi içindeki tahmini değer kaybını, farklı marka benzer araçlar ile ilgili fonksiyonel karşılaştırmaları, veri tabanlarını ve tüketici görüş platformlarını tek tek araştırmanıza gerek kalmaksızın ve klavyenize dokunmaksızın size sözlü olarak ifade edecek, yıllık akaryakıt fiyat artışlarını bulunduğunuz ülkedeki enflasyon oranlarını baz alarak analiz edecek, yakıt tüketimi ve verimliliği konusundaki sonucu size söyleyecektir.

Günlük antrenmanınızı aksattığınızı ve yakmanız gereken kalori miktarını, bunun için kaç km daha yürüyüş yapmanız gerektiğini ise siz sormadan söyleyecektir. Dışarıda 10 dakika içinde başlayacak kar fırtınasını siz sormadan göz önünde bulunduracak, açık alan yerine evde kalıp yürüyüş bandını tercih etmeniz gerektiğini ayrıca hatırlatacaktır !

Bu açıdan bakıldığında, evinizdeki enformatik akıllı ev robotları, ilerleyen günlerde evinizdeki merkezi sinir sistemine benzeyecektir.

Yakın bir gelecekte, üreticilerin tüketiciler ile yeni, güvenilir ve sadık bir ilişkiyi Enformatik Akıllı Ev Robotları üzerinden tahsis etmesi söz konusu olacaktır. Bu bağlamda üreticiler Enformatik Akıllı Ev Robotları ekosisteminde yer alabilecek, onlarla kolayca entegre olabilecek ürünler ve çözümler geliştirmek üzere yatırım ve Ar-Ge çalışmalarına başlamışlardır. Nitekim rekabet sadece Enformatik Akıllı Ev Robotları ile yaşayan tüketiciler için değil, tüketiciler ve ev eşyaları arasındaki etkileşimler için de satın alma davranışını giderek daha fazla şekillendirecektir.

Bu bağlamda Enformatik Akıllı Ev Robotu yaşamsal eko sisteminin bir parçası olmak üzere; akıllı radyatörlerin, soğutucuların, bulaşık ve çamaşır yıkayıcıların, aydınlatmaların, güvenlik kameralarının, alarm sensörlerinin, TV lerin üretimine başlayan yüzlerce farklı üretici söz konusundur. Öte yandan Akıllı Ev Robotları ile sosyal medya platformlarının yönetilmesi üzerine entegrasyon çalışmaları da yapılmaktadır. Evde hasta bakım ve çocuk gözetim sistemleri ile entegrasyon ise ‘kişisel asistanlık’ adına bir diğer gündem maddesidir.

Bu anlamda bu sistemi; Nesnelerin Interneti (IoT), Mobil Teknolojiler ve Yapay Zeka (AI) uygulamaları ile konsolide edilmiş bir otomasyon teknolojisi olarak tanımlamak yapmak yanlış olmaz.

Berg Insight tarafından yapılan yakın tarihli bir analiz ve tahmin çalışmasına göre, 2021 yılında sadece Kuzey Amerika’da 73 milyon akıllı konut olacak ve bunların hemen hepsinde Enformatik Akıllı Ev Robotu (smart home bot) kullanılacak. Aynı kıtada yapılan benzer bir çalışma raporuna göre 2016 yılında 21,8 milyondan fazla akıllı ev olduğu tespit edilmiştir. IDC verilerine göre ise 2025 de dünyada 80 milyar cihaz internet’e bağlı olacak.

Ziya Gökalp
Komtera Teknoloji A.Ş.
Genel Müdür Yardımcısı

Bu veriler ışığında tüm dünyadaki toplam kullanımı öngörebilir ve geleceğin teknolojisinin ne kadar hızlı yaygınlaştığını tahmin edebiliriz.

Ancak sorularımızı yanıtlayan, bizim adımıza karar veren, hesaplarımızı yöneten ve denetleyen, hareketlerimizi takip eden, erişimlerimizi gözetleyen, yaptığımız sorgulamaları baz alarak hakkımızda bilgi toplayan ve davranışlarımızı analiz eden bu sistemlerin, bizler hakkınızda edindiği tüm istihbari bilgi güvende midir ? Öte yandan bu sistemlerin yönetimi tamamen bizim kontrolümüz altında mıdır?

Peki üreticilerin bizler hakkında edindiği bu bilgileri kayıt altında tutmasının, sınıflandırmasının, üçüncü şahıslar ile ticari veya ticari olmayan nedenler ile paylaşmasının önüne geçebilir miyiz? Peki üreticilerin bu bilgilerin gizliliğini ve bütünlüğünü sağlaması konusunda attığı adımlardan ve kullandığı güvenlik teknolojilerinden emin olabilir miyiz? Sanırım bu konuda göz önünde bulundurmamız gereken en önemli faktörler üreticinin bilinirliği, güvenilirliği, yasal yaptırımlar ile uyumu ve bu sistemleri satın alan tüketiciye vereceği resmi yasal taahhüdü.

Bir diğer sorun ise bu sistemlerin günümüzde kötü niyetli bilgisayar korsanlarının (hacker) radarı içine girmiş olmasıdır.

Michigan Üniversitesi araştırmacıları, bazı akıllı ev platformları ile entegre çalışan sistemlere duman alarmları bırakılıp kapıların açmasına izin veren kusurları ortaya çıkardı. Öte yandan dünya devi bazı üreticilere ait akıllı TV lerin ve ev robotlarının ele geçirildiği ve bu sistemler üzerinden evde bulunan tüm diğer akıllı cihazlara erişildiği (TV, fırın, buzdolabı gibi), üzerinde entegre kamera bulunan TV lerin kamera sistemlerinin uzaktan kontrol edilerek özel hayata dair kayıtların alındığı, kişilerin izlendiği gerçeğini açıkladı.

Tüm bunlar kişisel veri ve özel yaşam konusunda ciddi riskler teşkil etmektedir. Bu bağlamda akıllı ev teknoloji üreticileri IoT güvenliği konusunda yatırımlar yapmaya başlamış olsalar da sistemler üçüncü parti siber güvenlik uygulamaları ile korunmalıdır. Bunların en başlıcası akıllı ev teknolojilerine erişim ve kullanımda kişisel doğrulama yapmak, bu doğrulamayı iki faktörlü ve/veya biometrik hale getirmek olmalıdır. Akıllı Ev Sistemlerin tamamını izinsiz ve yetkisiz erişimlerden korumak adına ise ağ geçidi (gateway) seviyesinde bütünleşik güvenlik cihazı (Unified Threat Management) kullanımı kaçınılmaz hale gelebilir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

İzmir escort Bursa escort Ankara escort Antalya escort Eskişehir escort Konya escort Kayseri escort İzmit escort Alanya escort Kocaeli escort Kuşadası escort Gaziantep escort Malatya escort Diyarbakır escort Denizli escort Samsun escort Adana escort Bodrum escort Dubai escort porn seks hikayeleri sex hikayesi shemale porno paply.org